Evde Sıkılan Çocuklar ve Ebeveynlerin Kaliteli Zaman Karmaşası

0
4030

   Değerli anne-babalar, salgın nedeniyle bir süredir evde kalmak zorunda olan çocuklarımız bir süre daha evde kalacak gibi görünüyor. Bu durum sadece çocukları değil, anne babaları da bir çıkmaza sürüklemiş durumda. Ebeveynler kendi görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye çalışırken aynı zamanda “sürekli sıkıldım” diyen çocuklarını nasıl oyalayacaklarını düşünüyorlar. Sürekli olarak, uzmanların “Çocuklarınızla kaliteli vakit geçirin.” uyarılarına maruz kalıyorlar.

   Eğer yeterince, çocuğunuzla vakit geçiremediğinizi düşünüyorsanız, vicdan azabı çekiyor ve kendinizi suçlu hissediyorsunuz. Değerli ebeveynler, endişelenmeyin, kendinizi suçlu hissetmeyin. Sabahtan akşama kadar veya saatlerce çocuğunuzla etkinlik yapmak veya yapılandırılmış oyun oynamak zorunda değilsiniz. Hatta çocuklarınızın evde sıkılması da çok endişelenmeniz gereken bir durum değil. Sıkıldıkça, kendi başlarına vakit geçirmeyi, oyun kurmayı, keşif yapmayı öğreniyorlar. Yani, hiç olmadığı kadar beyinlerini etkin kullanıyorlar ve hayal güçleri gelişiyor. Zaten, gelecekte en aranan beceri de hayal gücünün beslediği yaratıcı zekâ olmayacak mı? Çocuğunuzun oynadığı serbest oyun, duygusal gelişimi için de çok önemlidir. Çocuklar sıkılmayı, sıkıldığı zaman bununla baş etmeyi de öğrenmelidir.

   Çocukların derslerini, ödevlerini ve kitap okumalarını eğlenceli hale getirmeye, oyuna dönüştürmeye çalışırken; çocuklarımızla eğlenmek için yaptığımız etkinlikleri, oyunları derse dönüştürme gayretimizi de anlamak pek mümkün değil.

Çocuklarınızın, tüm gününü planlamanıza, faaliyetlerle doldurmanıza gerek yok. Bu demek değil ki, çocuklarınızla etkinlik yapmayın, oynamayın; tabi ki etkinlik yapacak, birlikte oynayacaksınız. Hatta oyunu kuran ve yöneten siz olmayıp, çocuğunuzun oyununa dahil olursanız bu daha da iyi olacaktır. Tüm gün ders çalışmasına, kitap okumasına gerek olmadığı gibi etkinlik yapmanıza da gerek yok. Burada dikkat etmeniz gereken konu: Çocuğunuzun saatlerce TV izlemesi veya bilgisayarla oyun oynamasına göz yummamanız, bunlara sınır koymanızdır.

   Özetle, çocuğunuzu sürekli olarak oyalamak zorunda olmadığınız, bunun yerine çocuğunuzun boş zamanını değerlendirme becerisini ve hayal gücünü geliştirecek serbest oyunlarını desteklemenizin çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Unutulmamalı ki yaşanan zorluklar, insanı yorduğu kadar güçlendirir de. Çocukların, bu zorlu günleri, daha da güçlenerek atlatması dileğiyle.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz